Hepimiz, günlük yaşamımızda birçok olay ve durum karşısında telaşlanıp paniğe kapılırız. Bu panik anının bireyde kontrolsüz ve yaygın bur şekilde cereyan etmesi durumuna anksiyete adı verilir.
İngilizcede anksiyete kavramı kaygı ve endişe anlamına gelir. Bireyler kendi korku ve endişelerini kontrolleri altına alamazlar. Devamlı bir paranoya hali içerisindedirler. Anksiyete psikoloji alanına başvuran çoğu bireylerde gözlenmektedir.
Anksiyete yaşanması durumunda bireyde bariz bir korku gözlenir. Birey bazen gözle görülür bir duruma tepki gösterirken bazen de aklından geçen herhangi bir olay da onun için bir korku sebebi olabilir. Zaman zaman ataklar halinde kendini gösterebilir. Tedavide spesifik ilaçlar kullanılır. Psikiyatri alanında belli hastalıklar için ortak ilaçlar kullanılabilmektedir.
Anksiyete yalnızca uzun süren bir korku halini akla getirmemelidir. Örneğin bir çocuğun dişçiye gittiğinde duyduğu bir ruh hali de anksiyetedir. Burada önemli olan husus bireyin korkularını kontrolü altına alabilmesidir. Bu anlamda duyulan her korkunun bir anksiyete olduğunu söyleyemeyiz.
Yukarıda bahsettiğimiz, kontrol altına alınamayan ve geçmeyen korku durumlarında birey hemen doktora başvurmalıdır. Maalesef insanlarımız toplumun bakış açısından çok çekindikleri için psikiyatriye gitmekten çekinmektedirler. Ancak fiziksel sağlığımız kadar ruhsal sağlığımız için de bizim için çok önemlidir. Bu anlamda psikiyatri tıbbın çok önemli dallarından bir tanesidir.
tehlikeli sey su anksiyete dikat etmek lazim