Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Hastanesi Başdiyetisyeni Çağrı Kitiş, Ramazan Bayramı’nda fazla şeker tüketiminin mide ve bağırsak sistemini bozduğunu bildirdi.
Kitiş, yaptığı açıklamada, oruç tutan insanlara ramazan sonrası beslenme konusunda uyarıda bulunarak özellikle Ramazan Bayramı’nda tüketilecek şeker oranına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Ramazan sonrası 30 günlük bir açlık durumundan çıkıldığını belirten Kitiş, özellikle bayramda porsiyonlarda aşırıya kaçılmadan, üç ana ve iki ara öğün şeklinde olması gerektiğini kaydetti.
İnsanların Ramazan Bayramı’nda her istediklerini yiyebilecekleri yanılgısına düştüklerini belirten Kitiş, şöyle konuştu:
“İnsanlar sanıyor ki ‘oruç bitti artık istediğimizi yiyebiliriz’. Ramazan ayından sonra çok miktarda değil ama porsiyonları belirli ölçülerde üç ana üç ara öğün şeklinde beslenmelerini istiyoruz. Bununla birlikte şekere çok dikkat etmek gerekiyor. Ramazan Bayramı’nda şeker bol miktarda tüketiliyor. Bu yüzden mide ve bağırsak sistemi bozuluyor, hazımsızlık problemleri başlıyor.”
Sabah kahvaltısının önemine değinen Kitiş, “Mide ve bağırsakların daha iyi çalışması için meyve ve sebze tüketilmesi çok önemli. Meyve ve sebzenin şeker içeriğinin, normal asit şekere göre daha düşük olmasından dolayı faydası bulunuyor. Bununla beraber yine lifli besin olması nedeniyle ramazan sonrası en sağlıklı şey meyve ve sebzedir” dedi.
“Sütlü tatlıları tercih edin”
Kitiş, özellikle 0-12 yaş arası çocukların bayramda çok fazla çikolata ve şeker tüketmemeleri gerektiği konusunda aileleri uyardı. Yetişkinlere, tatlı konusunda tavsiyede bulunan Kitiş, şöyle devam etti:
“Meyve veya çok tatlı ihtiyacı varsa sütlü tatlıları öneriyoruz. Şerbetli tatlılardan uzak durulmalı. Her yetişkin, günde en az 2 litre su tüketmeli. Bayramda her gittiğimiz yerde tatlıyla beraber kahve ikram ediliyor. Günde 2 fincan kahveden fazlasını içindeki kafeinden dolayı bayramda da olsa önermiyoruz. Bu da kalp damar hastalığı için dikkat edilmesi gereken bir husustur. Ayrıca gastrointestinal (mide ve bağırsak) sistemin daha sağlıklı çalışması için süt ve yoğurt tüketimi de ihmal edilmemeli.” açıklamasında bulunmuştur.